15 Haziran’da gerçekleştirilecek Liselere Geçiş Sınavı (LGS) öncesi sınav stresi öğrenciler kadar aileleri de etkiliyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, sınav kaygısının öğrencilerin bilgi ve becerilerini tam olarak ortaya koymalarını engelleyebileceğini belirterek, hem öğrencilere hem de ebeveynlere önemli uyarılarda bulundu.
Sadece “başaracaksın” demek yetmez, zarar da verebilir!
Sınav gününü ve sonucunu düşünmenin tek başına çözüm olmadığını vurgulayan Taşkın, “Sınava yüklenen anlam, öğrencinin üzerindeki baskıyı artırabilir. Özellikle ailelerden gelen ‘Sen yaparsın, en iyi liseye girmelisin’ gibi iyi niyetli cümleler, öğrencide performans baskısını artırarak kaygıyı körükleyebilir” dedi.
Kaygıyı bastırmak değil, yönetmek gerek
Sınav kaygısıyla baş etmenin en etkili yolunun onu bastırmak değil, sağlıklı bir seviyede tutabilmek olduğunu vurgulayan Taşkın, öğrencilere şu önerilerde bulundu:
Ebeveyn kaygılıysa çocuğa yaklaşmasın!
Çocuğun başarısından çok çabasının değerli olduğunu hissettirmek gerektiğini dile getiren Taşkın, “Aileler çocuklarının heyecanını küçümsememeli, tam aksine empatiyle yaklaşmalı. Ama eğer bir ebeveyn kendi kaygısını yönetemiyorsa, sınav öncesi çocukla fazla vakit geçirmemeli. Bu, farkında olmadan çocuğun stresini katlayabilir” şeklinde konuştu.
Kıyaslamayın, koşulsuz sevginizi hissettirin
Sınav sürecinde çocukların başkalarıyla kıyaslanmaması gerektiğini vurgulayan Taşkın, “Sonuç ne olursa olsun, çocuğun yanında olun. Sınav günü sadece çocuğunuzun yanında olmak değil, onun duygusunu anlamak da çok kıymetli. Bu süreçte en güçlü destek, sevgi ve anlayıştır” dedi.