Akıllı telefon kullanımının ve sosyal medyanın, çocuklar ve ergenler üzerinde çeşitli psikolojik etkiler yarattığını belirten uzmanlar depresyon, anksiyete ve hatta intihar düşünceleri gibi olumsuz etkilerin sıklıkla gözlemlendiğine dikkat çekiyor.
Çocuk ve ergenlerin ve hatta yetişkinlerin de sosyal medyada paylaşılan kusursuz yaşamları gördüklerinde kendilerini yetersiz ve eksik hissedebildiklerine vurgu yapan Çocuk-Ergen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Bir diğer tehlike de siber zorbalık olarak ortaya çıkıyor. Siber zorbalığa maruz kalan çocuk ve ergenler bu durumla baş edemiyor, bu da bireyleri depresif duygulanım yanı sıra intihar düşüncesine de sürükleyebiliyor.” uyarısında bulundu. Ailelerin yoğun mutsuzluk, yalnız kalma isteği, ağlama ya da öfke krizleri, akademik başarıda ani düşüş ve kendine zarar verme davranışları gibi alarm verici işaretlere dikkat etmeleri gerektiğinin altını çizen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, bugün akıllı telefon ve sosyal medyanın olumsuz etkilerine maruz kalan çocukları gelecekte de olumsuz duygularla dolu bir ruh halinin beklediğine vurgu yaptı.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Çocuk-Ergen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, sosyal medyanın çocuklar ve ergenler üzerinde neden olduğu psikolojik sorunlar hakkında bilgi verdi.
Sosyal medya olumsuz psikolojik etkilere neden oluyor
Son yıllarda akıllı telefon kullanımının ve sosyal medyanın yaygınlaşmasının, çocuklar ve ergenler üzerinde çeşitli psikolojik etkiler yarattığının gözlemlendiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Depresyon, anksiyete ve hatta intihar düşünceleri gibi olumsuz etkilerin sıklıkla gözlemlendiğinden bahsedebiliriz.” dedi.
Sosyal medyanın kontrolsüz bir alan olması ve çocuk ve ergenlerin oto kontrolünün yeterince gelişmemiş olması gibi faktörlerin de etkisiyle, olumsuzluklarla karşılaşmanın önüne geçebilmek adına ebeveynlerin dikkatli olmasının oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Bunların yanı sıra çocuk ve ergenler ve hatta yetişkinler de sosyal medyada diğer kişiler tarafından paylaşılan kusursuz yaşamları gördüklerinde kendilerini yetersiz ve eksik hissedebiliyorlar. Bu gibi durumlar bireylerin özgüven kaybına ve depresyona yol açabiliyor.” şeklinde konuştu.
Ebeveynler işaretlere dikkat etmeli!
Bir diğer tehlikenin de siber zorbalık olarak ortaya çıktığını dile getiren Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Siber zorbalığa maruz kalan çocuk ve ergenler bu durumla baş edemiyor, olumsuz kendilik algısı geliştiriyor ve çaresizlik hissedebiliyorlar. Bu da bireyleri depresif duygulanım yanı sıra intihar düşüncesine de sürükleyebiliyor.” dedi.
Ebeveynlerin çocuklarının sosyal medya kullanımlarını izlemeleri gerektiğine vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ebeveynlerin çocuklarına güvenli ve sağlıklı internet alışkanlıkları kazandırmak konusunda destek olmaları önemlidir. Alarm verici işaretlere örnek verecek olursak, yoğun mutsuzluk, umutsuzluk, anksiyete gibi ruh hali değişiklikleri, yalnız kalma isteği, arkadaşlardan uzaklaşma, kendine güvensizlik, değersizlik duyguları, ağlama ya da öfke krizleri, akademik başarıda ani bir düşüş ve kendine zarar verme davranışları gibi belirtilerden bahsedebiliriz.
Ebeveynler, çocuklarında bu tür değişimler gözlemlediklerinde bu ipuçlarını ne kadar hızlı fark eder ve müdahale ederlerse çocuklarını olumsuz etkilerden o kadar çok koruyabilirler. Aileler bu gibi işaretleri fark ettiklerinde çocuklarına karşı yargılayıcı olmayan, destekleyici bir yaklaşım sergileyerek yardımcı olabilir ve de bir uzman desteğine başvurabilirler. Erken farkındalık ve müdahale çocuk ve ergenlerin zarar görmesine engel olmak açısından kritik öneme sahiptir.”
Sosyal medyanın olumsuz etkilerine maruz kalan çocukları gelecekte nasıl bir ruh hali bekliyor?
Bugün akıllı telefon ve sosyal medyanın olumsuz etkilerine maruz kalan çocukları gelecekte nasıl bir ruh halinin beklediğine değinen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu çocukların gelecekte anksiyete, depresyon, sosyal adaptasyonda zorluk, dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunlarına ve de düşük özgüven, yetersizlik, değersizlik hislerine yatkınlığının yüksek olacağını ön görebiliriz.
Çocukların ve gençlerin sosyal medyanın olumsuz etkilerinden korunmalarına yardımcı olabilmek için sosyal medyanın bilinçli ve sağlıklı kullanımı, çocukların ekran sürelerinin ebeveynler tarafından denetlenmesi, açık ve destekleyici iletişim ve alternatif etkinliklere yönlendirmek gibi yaklaşımlar destek sağlayacaktır.”
